Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanması sonrası CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşçıer, İstanbul Barosu Başkanı Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu ile ile Özer’in avukatları Serbülent Özavcı, Şevki Tuçi ile kızı avukat Seraf Özer Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’ndaydı. Özer’in avukatları 40 sayfalık tutukluluğa itiraz dilekçesi verdi. CHP İçişleri Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan çıkışta gazetecilere açıklama yaptı.
’50 MİLYONLUK BİR PARA TRANSFERİ OLMAMIŞ’
Murat Bakan, “Hesap hareketlerinin şaibeli olduğu iddiası, aslında seçim kampanyası yürütmek için aile dostlarının ve arkadaşlarının kendi aralarında topladıkları cüzi bir para. Yani, iktidarın nasıl bir kampanya yürüttüğünü seçim zamanında düşünürsek, bu komik birşey, tutuklama gerekçesi olması. Bir başka konu ise, aslında hesabında hiçbir zaman var olmamış, hiçbir zaman sahip olmadığı bir paranın hesabı soruluyor. Hesabında ‘Bu kadar para transferi olmuş, gelmiş gitmiş’ deniliyor. Oysa, hayatının hiçbir döneminde hesabında 3 milyon 736 bin dolar olmamış Ahmet Özer’in. 50 milyonluk bir para transferi olmamış, öyle bir para da olmamış. Yani, çok kolay bir incelemeyle anlaşılabilecek birşey tutuklamaya konu edildi” dedi.
‘YAPILDIĞI İDDİA EDİLEN GÖRÜŞME ÇOK ESKİYE DAYANIYOR’
Terör örgütü PKK’nın sözde yöneticisi Remzi Kartal ile görüşme iddiasıyla ilgili de konuşan Bakan “Remzi Kartal görüşmesi ise hemşehrisi olan ve geçmişte milletvekilliği yaptığı buradan tanıdığı; ama bir HTS kaydı yok görüşme içeriği yok. Yapıldığı iddia edilen görüşme çok eskiye dayanıyor, 12-13 sene öncesine. Aynı dönemde AK Parti milletvekili Hüseyin Yayman kendisiyle görüşme yapıyor. Dün parlamentoda bu konuda bir konuşma yaptı, ‘Ben akademisyen olarak görüştüm’ dedi. Bu da trajikomik bir durum. Bir AK Partili milletvekilinin akademisyen olarak Remzi Kartal ile görüşmesi normal ve herhangi bir suçlama sebebi değil. Fakat hemşehrisi ve aynı aşiretten olduğu Remzi Kartal ile aynı gerekçeyle birisi parlamentoda konuşma yaparken, diğeri şu an tutuklu hürriyetinden mahrum. Bir başka konu ise, 694 farklı görüşme yaptığı iddia ediliyor. Değerli arkadaşlar, hiçbirimiz, milletvekilleri dahil, vatandaşın GBT’sini sorgulama, sabıka kaydını alma hakkımız yok. Kiminle görüşme yaptığımızı, görüşme yaptığımız kişinin kim olduğunu ve hangi suçtan yargılandığını ya da yargılanmadığını bilemeyiz. Özellikle biz politikacılar, günde yüzlerce telefon görüşmesi yapıyoruz. Her telefonu açmaya çalışıyoruz, bu iddia da bir tutuklama gerekçesi olamaz açıkçası” dedi.
‘KENDİSİ GAYET İYİ SIKINTISI YOK’
İstanbul Barosu Başkanı Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu,”Şu kadarını belirtmek isterim ki, aynı zamanda bir anayasacı olarak, Türkiye Cumhuriyeti insan haklarına dayanan demokratik ve sosyal bir hukuk devletidir. Tüm belediyeler, tıpkı Esenyurt Belediyesi gibi, bu maddede yer alan demokratik devlet ilkesine dayanır ve bu ilkeye göre işler” diye konuştu.Ahmet Özer’in kızı avukat Seraf Özer ise, “Bu sürecin beni daha da güçlendirdiğini söylemek istiyorum. Mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Ahmet Başkanımız gayet iyi, gayet dik ve güçlü duruyor. Biz ailecek de bu sıkıntıları aşacağız, hep birlikte. Hak, hukuk, adalet diye çıktığımız bu yolda yalnız olmadığımızı biliyoruz. Ahmet Başkan’ı da ben hergün ziyarete gidiyorum ve her gün de ziyaret etmeye devam edeceğim. Kendisi gayet iyi, herhangi bir sıkıntısı yok, fakat tabii ki bu yaşananlar bir zul” dedi.(DHA)
Yorumlar kapalı.