Bu içerikte, Avignon’daki mahkemeye giren kızıl saçlı bir kadının renkli bir fotoğrafı inceleniyor. Onun etrafında, avukatların duygusuz yüzleri bulunmaktadır. Kadın, bir karar duyacak. Ona ne kadar verilecek? Onu duyularını kaybettiren ve acımasızca tecavüz eden adam için ne kadar hapis cezası verilecek? Verilen cevap ve haberler dünya çapında yayıldıkça, 20 yıl, onun için ne ifade ediyor merak ediliyor. Ona geri verilecek hiçbir şey olmayan bir kadın. Bu adam, çocuklarının babasıdır. Yargıç, suçlu ortakları için hapis cezalarını okurken, kadın gülümsemiyor. Gözleri açık, hiç kırpışmaz. Onun adı Gisèle Pelicot. Bu sabah Avignon’da, aylardır her sabah yaptığı gibi, Gisèle aç gözlü kameraya baktı. Onun ışıltısından kaçınmak için hiçbir çaba göstermedi. Eylemleriyle, ataerkil toplumumuzu değiştirmeyi umduğunu söyledi. Bunun için hepimizin yüzüne baktı. Bu yüz aynı zamanda bir bedendir. Beden de bizimdir. Gisèle, bu adamları ışığa çıkarmaya karar verdi. Evine girerken ayakkabılarını sildiler, ellerini lavabosunda yıkadılar ve işe başlamadan önce askılıkta ceketlerini astılar. Her şeyi yok etmek mi? “Bunu düşünmedik” demişlerdi. Küçük bir Fransa köyünde, Gisèle Pelicot adında bir kadın yaşıyordu. Gisèle, hayattan keyif almayı seviyordu. Bir gün, kocası -sonsuz kez çoğaltılmış- onu yıkmaya karar verdi. Sonra onu bayıltmaya, içine girmeye, ona hakaret etmeye, uzuvlarını ve vücut parçalarını açmaya çalıştı. Bir seri katilin evi morga dönüştürmesi gibi. Gisèle’nin insanlığının reddi, her kadına, hepimize yapılan şiddetin reddidir. Bu kararın ardından, dünyayla göz teması kurabiliyoruz. İç içe geçmiş ruhlarımızda, toplumun Gisèle Pelicot’un olağanüstü kararlılığıyla ortaya koyduğu zorluğa karşı yükselmesini umuyoruz. 30 yıl boyunca cinsel saldırı ve tecavüz hakkında sessiz kaldım. Ve şimdi, Fransa’da yasalar, bana karşı işlenen suçların zaman aşımına uğradığını düşünüyor. Ancak hala sesi olmayanlar için savaşabilirim. Benim ve Gisèle’in hikayesi, hepsi için konuşuyor.
[ad 1]
Kaynak: www.theguardian.com
Yorumlar kapalı.